Albert EINSTEIN’ ın Oğluna Mektubu ve Öğrenmenin Sırrı
“Adam EINSTEIN beyler!” tespitinin üzerine söylenebilecek
hiçbir şey yok. Bu lafı yiyen, altından kalkamaz, ortamda kısa bir sessizlik
oluşur. Kapağı alanın uzay – zaman dengesinde kayma başlar, özgül ağırlığı
düşer, gözünün önünden slow motion ışık hüzmeleri geçer…
Albert EINSTEIN, Özel Görelilik ve İzafiyet Teorisi, kütle – ışık – zaman ilişkisi,
hepsinin ötesinde evrenin nasıl var olabildiği gibi konular üzerinde çalışmalar
yapmış, çağımızın tartışmasız en önemli bilim insanı.
Hani hepimiz küçükken düşünürdük ya
(biz hâlâ düşünüyoruz), radyonun içinden nasıl ses çıkıyor? Orada bir şeyler
var ama nasıl oluyor da oluyor, o ses bize nasıl geliyor? İşte bu tip bilim
çıldırtan soruların en basit cevapları da Albert EINSTEIN’da.
Asrın bilim insanından insan yaşamına
ve başarıya dair en yalın tavsiyeler için Einstein’ın oğluna yazdığı mektuba kısaca
göz atalım.
Yıl 1915, Albert EINSTEIN 36 yaşında ve çalkantılı bir ilişki yaşadığı eşi Mileva’dan ayrı olarak
Berlin’de yaşıyor. Görelilik kuramını henüz bitirmiş ve hızla dünya çapında bir
şöhret olma yolunda. Mektubu iki oğlundan biri olan 11 yaşındaki Hans ALBERT’ e cevap olarak yazıyor.
Sevgili
ALBERT, mektubunu aldım ve çok sevindim
Bir daha bana yazmayacağından korkar
hale gelmiştim. Zürih’e geldiğimde bana benimle Zürih’de görüşmenin biraz saçma
ve garip olduğunu söylemiştin. Ben de bundan sonraki görüşmemizin kimsenin bizi
rahatsız edemeyeceği başka bir yerde olmasının daha iyi olacağını düşündüm.
Not: Albert EINSTEIN’ın bir zamanlar deliler gibi aşk
yaşadığı eşi Mileva’yla boşanması ve ardından yaşanan bir takım tatsız olaylar,
mektuba bu şekilde bir giriş yazmasına sebep olarak gösterilebilir. Bu mektup
aynı zamanda Albert EINSTEIN’ın çocuklarına karşı ilgisiz ve
duyarsız kaldığı yönündeki iddiaları da boşa çıkarıyor.
Her
yılın en azından bir tam ayını birlikte geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum
Böylece aslında sana ne kadar düşkün
ve aslında seni kadar çok seven bir baban olduğunu fark edeceksin.
Benden,
başka hiç kimseden öğrenemeyeceğin güzellikte ve değerde şeyler öğrenebilirsin
Onca yorucu çalışmamdan sonra elde
ettiklerim sadece yabancıların değil kendi öz oğullarımın da işine yaramalı.
Son
günlerde hayatımın en güzel çalışmalarından birini bitirdim
Biraz daha büyüdüğünde sana bunu daha
detaylı anlatacağım. (İzafiyet teorisinden bahsediyor; Albert EINSTEIN’ın oğlu olmak diye bir liste mi yapsak?)
Piyano
derslerinden zevk almana çok sevindim
Piyano ve marangozluk işlerinin senin
yaşındaki genç bir insan için bir şeyler öğrenmenin en iyi yolları olduğunu
düşünüyorum; hatta bence bunlar okuldan bile daha önemli.
Piyanoda
hoşuna giden şeyleri çalmaktan kendini alıkoyma
Öğretmenin seni bu yöne sevk
etmeyebilir. Olsun, sen yine de sevdiğin parçalara da zaman ayır.
Keyif
alarak bir şey yapıyor ve zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsan, bu öğrenmenin
en iyi yoludur
Mesela ben kendimi işime öylesine
kaptırıyorum ki, öğle yemeğini kaçırdığımı çok sonra fark ediyorum.
Tete (kardeşi) ve seni
öpüyorum.
Annenize selamlar…
Annenize selamlar…
Mektubunu
bu şekilde sonlandıran Albert EINSTEIN bugüne kadar evrenin sırlarına ve zamanda
yolculuğa dair en net çıkarımları yapan bilim insanı
Doğruluğu ispatlanan ve yanlışlığı
ispatlanamayan birçok çalışması olan bu üstün zeka, aynı zamanda dünyanın en
karmaşık teorilerini bir kaç cümleyle özetleyebilmesiyle de hayli kafa bir
abimiz.
Mesela
karmaşık çalışmalarını içinde E=mc² gibi formüller olmadan şöyle açıklıyor
Elinizi bir dakikalığına sıcak bir
fırının içine sokun, sanki bir saatmiş gibi gelir. Güzel bir kızla bir saat
kadar zaman geçirin, bir dakikaymış gibi gelir. İzafiyet budur.
İşte aşık olduğumuzda zaman kavramının
nasıl da göreceli hale geldiğinin E=mc² olmadan, tanımı.
Söz
konusu olan kuramsal fizik değil de bizi çevreleyen günlük yaşam olduğunda Albert EINSTEIN da hayli normal bir
insan
Elinde kendi kuklasıyla
Teorileri için dünyanın birçok
prestijli üniversitesinde, dünyanın en prestijli bilim insanlarının beynini
yakan Albert EINSTEIN’ ın oğluna verdiği nasihat, insan yaşamında mutluluğa ve başarıya dair
hayli yalın bir noktadan başlıyor: Ne istediğini ve neyi sevdiğini bilmek.
Dünyanın en önemli bilim insanının bir Gandhi hayranı olduğu da biliniyor.
Olaylara ve insanlara karşı hayli basit ve sıradan çözümleri bunun kanıtı gibi.
Albert EINSTEIN 1943 yılında Princeton’da yakın çekim görüntüleri
1921 yılında fotoelektrik etki
üzerine çalışmaları nedeniyle Nobel
Fizik Ödülü’ ne layık görülen Albert EINSTEIN, Nazi Partisi’nin iktidara yükselişi
nedeniyle 1933’ te Almanya’yı terk etti ve Amerika Birleşik
Devletleri’ne yerleşti. 1955 yılında ömrünün geri kalanını
geçirdiği Princeton’da hayatını kaybetti.
•
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder