| Genel Kültür|General Culture | , | Kültür Sanat|Cultural Arts | , | Bilgi|Info | , | Etkinlikler|

Hürriyet

27 Mart 2013 Çarşamba

Zulüm — Ahmet ARIF


Zulüm  Ahmet ARIF
Canımda damıttım
Seni ey zulüm,
Sancısını
Inceden
kum gibi taşıdığım...
Kasığımda
Amerikan kemendi
Bağıra bağıra
Geceler boyu
Kaskatı kesilip
Kan işediğim...
Uzmandı
cellatlar
ve hin oğlu hin
Akım kabloları
kıskaçlarıyla
bilenmiş azıları
buyruğunda
gangister
emperyalizmin...
Gene de yıkamadılar
sökemediler
ve bozguna uğradılar
He canım
Karşısında
Çırılçıplak yüreğin...
Zulüm  Ahmet ARIF
Zulüm  Ahmet ARIF  Kaynak:Yazko

|Ahmed ARİF|
| 21/ 04/ 1927Diyarbakır  02/ 06/1991 Ankara|
|Türk Sair|

5 Mart 2013 Salı

| Hugo CHAVEZ Hayatını Kaybetti… — Bu Dünyadan Hugo CHAVEZ Geçti…|


| Ana Sayfa |
| Medya|Media | Fotograf|Photo | Sinema|Cinema | Film|Movie | Haber Video|News Video | Belgesel|Documentary |
Hugo CHAVEZ Hayatını Kaybetti  BDünyadan Hugo CHAVEZ Geçti 
Hugo CHAVEZ Hayatını Kaybetti  BDünyadan Hugo CHAVEZ Geçti…|…
05 Mart 2013 Salı

Hugo CHAVEZ Hayatını Kaybetti

Hugo CHAVEZ Hayatını Kaybetti

Küba’da yaklaşık iki ay boyunca leğen kemiği kanseri nedeniyle  tedavisinin ardından 18 Şubat'ta ülkesine dönen Venezula Devlet Başkanı Hugo CHAVEZ  hayatını kaybetti.

Başkent Caracas'taki bir askeri hastenede kemoterapi tedavisi gören Hugo CHAVEZ in sağlık durumunun akciğer enfeksiyonu nedeniyle kötüleştiği açıklanmıştı.

İlk kez Haziran 2011'de kanser teşhisi konulan Hugo CHAVEZ   üç kez ameliyat olmuş, kanserin tekrarlaması üzerine aralıkta dördüncü kez ameliyat masasına yatmıştı. 

58 yaşındaki Hugo CHAVEZ  ekim ayındaki seçimde üçüncü kez devlet başkanı seçilmiş ancak hastalığı nedeniyle yemin törenine katılamamıştı

Yoksulluğu yüzde 44, eşitsizliği yüzde 54 oranında düşüren Venezüella bugün bölgenin en düşük eşitsizlik düzeyine sahip ülkesi… Hükümet sel yüzünden evlerini kaybedenlere yalnızca bir buçuk yıl içinde 250 bin konut inşa etti…

 
Hugo CHAVEZ  ve Che'nin kızı Aleida Guevera Hasta Siempre'yi Söylüyor…



 Hugo CHAVEZ Şarkı Söylüyor…

Hugo CHAVEZ
Hugo Rafael Chávez Frías (d. 28 Temmuz 1954, Sabaneta - ö. 05 Mart 2013, Caracas), Venezuelalı politikacı ve 1998'den ölümüne kadar ülkenin devlet başkanıydı. 2007 yılında Venezuela Birleşik Sosyalist Partisi'nin (PSUV) lideri olan Hugo CHAVEZ   1997'de kuruluşundan itibaren Beşinci Cumhuriyet Hareketi'nin de liderliğini yapmıştır. Politik ideolojisi "21. Yüzyıl için Sosyalizm" ve Bolivarcılık idi. Ülkede Bolivarcı Devrimin sosyalist reformların uygulanmasına odaklandı.
Bir işçi sınıfı ailenin çocuğu olarak doğan Sabaneta, Barinas'ta doğan Hugo CHAVEZ  kariyerine subay olarak başladı. Ülkenin politik sistemini eleştiren Hugo CHAVEZ, 1980' lerin başlarında gizlice Bolivarcı Devrimci Hareket-200 (MBR-200) kurdu. 1992 yılında Başkan Carlos Andrés Pérez hükümete karşı başarısız bir darbe girişimine liderlik yaptı. 2 yıllık hapsilik sürecinden sonra Beşinci Cumhuriyet Hareketi kuruldu ve 1998 yılında Venezüella devlet başkanı seçildi. Ardından Venezüella devlet yapısını ve bazı marjinal grupların haklarını değiştiği yeni bir anayasa tanıttı ve 2000 yılında yeniden seçildi. Yaptığı ikinci başkanlık dönemi Bolivarcılık misyonlarını izleyen bir sistemi tanıtan Hugo CHAVEZ  komünal konseyler ve işçilerce yönetilen kooperatifler kurarak bir dizi toprak reformunu hayata geçirerek, çeşitli kilit sanayileri kamulaştırdı.
Muhalif darbeyle baştan indirilmiş, ancak 2 gün (48 saat içinde) barriosta (İspanyolca konuşulan ülkelerde kırsal alana verilen isim) yaşayan halkın darbecilere karşı yaptığı protestolarla tekrar iktidara gelmeyi başarmıştır. 4 Aralık 2006 tarihinde Venezuela'da yapılan devlet başkanlığı seçimini kazanarak 2012'ye kadar devlet başkanı olmaya hak kazanmıştır.
Ekim 2012 seçimlerinde Venezuela lideri Hugo CHAVEZ  oyların yüzde 54'ünü alarak muhalefet lideri Henrique Capriles'i geride bırakarak dördüncü kez Devlet Başkanı seçildi.[1]
Uygulamaya koyduğu radikal siyasal dönüşümleriyle neo-liberalizme karşı somut bir alternatif oluşturan Hugo CHAVEZ, ülkesinin yüz yüze olduğu yoksulluk,açlık, cehalet, barınma, çalışma ve kadın hakları gibi sorunların çözümünün kapitalist sistem içinde kalınarak sağlanamayacağını iddia etmekte vedevrimden söz etmektedir. Venezüela'da çok daha adil, barışçı, eşit ve özgür bir dünyanın ancak sosyalizme açılarak gerçekleştirilebileceği görüşünü savunmaktadır.
Washington yönetiminin düşman olarak gördüğü Küba, Kuzey Kore, İran, Belarus, Suriye gibi ülkelerle sıkı bağlar kurmuş ve ABD karşıtlığını her fırsatta dile getirmiştir. Hugo CHAVEZ   Amerikan aleyhtarlığını 2006 yılının ağustos ayında yaptığı İran gezisi ile göstermiştir. Son olarak da BM konuşmasında "Şeytan dün buradaydı" sözleri ile Bush'u bir şeytan olarak tanımlamış ve dünya çapında büyük ilgi toplayan bir konuşmaya imza atmıştır.
2011 yılında pelvis bölgesinde görülen lezyonlar nedeniyle Küba'da ameliyat olan Hugo CHAVEZ' in sağlık durumu, 2012 yılında kanserin nüksetmesi nedeniyle tekrardan kötüleşmiş, bu nedenle anayasal zorunluluk gereği katılmak zorunda olduğu yemin törenine katılamamıştır.[2] [3]
Dünyanın beşinci petrol üreticisi olan Venezuela, 1,5 milyon varili ABD'ye olmak üzere günde yaklaşık 3,2 milyon varil petrol ihraç ediyor.
27 Kasım 2012'de, Hugo CHAVEZ kanser yüzünden daha fazla tıbbi tedavi için Küba'ya seyahat etme planlarını açıkladı. 18 Şubat 2013 tarihinde, Küba'daki kanser tedavisinden 2 ay sonra Venezuela'ya döndü. 4 Mart'ta, solunum sorunları kötüleşti ve yeni, ciddi solunum yolu enfeksiyonu hastası olduğu Venezuella hükümeti tarafından açıklandı. 05 Mart 2013 Salı günü hayatını kaybetti

Hugo Chavez’in başarıları ve Bolivarcı Devrim -Carles Muntaner & Joan Benach & María Páez Victor

Yoksulluğu yüzde 44, eşitsizliği yüzde 54 oranında düşüren Venezüella bugün bölgenin en düşük eşitsizlik düzeyine sahip ülkesi… Hükümet sel yüzünden evlerini kaybedenlere yalnızca bir buçuk yıl içinde 250 bin konut inşa etti.
Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez Küba’da hayatı için mücadele ederken, Atlantik’in her iki tarafında, liberal basın (örneğin “El Pais” gazetesi/İspanya) O’nun hükümetiyle uğraşmaktan vazgeçmiyor. Chavez’in (rakibinden 12 puan önde olduğu) son zaferinin önemi henüz yeterince veri ve mevcut kanıtlara dayalı olarak analiz edilmedi. Fakat Chávez’in seçimleri; işçi sınıfından insanlar için erişim güçlüklerinin (kimlik kartlarının yokluğu) ve coğrafi engellerin yaşandığı, üst ve orta sınıflara karşı son derece önyargılı bir seçim senaryosunda, uluslararası ve yerel medya ve daha az bilindik bazıları tarafından çarmıha gerilerek (Yunanistan seçimlerindeki Syriza’yı* düşünün) ve bir kanser hastası olarak kazandığını vurgulamak önemli.
Ekim 2012 seçiminde oylarını yeniden yükseltmesinin, ezici zaferinin ve Chavez hükümetinin popülaritesinin önemli faktörlerinden biri yoksulluğun azaltılması oldu. Bu, hükümetin bol petrol gelirlerini, önceki hükümetlerde olduğu gibi rantiyeci küçük bir sınıfın yararına değil, Venezüellalıların acilen ihtiyaç duydukları sosyal hizmetlere yatırım yapmayı gerektiren altyapıyı kurmak için ulusal petrol şirketi PDVSA’nın yönetimine el koyması sayesinde mümkün kılındı. Hükümet son on yıl içinde sosyal harcamaları yüzde 60,6 oranında (772 milyar dolar) artırdı [1].
Sağlık, hastalığın olmaması ile tanımlanmadığı gibi yoksulluk da sadece gelir eksikliğiyle tanımlanamaz. Her iki faktör birbiriyle ilişkilidir ve her ikisi de çok faktörlü bir doğaya sahiptir, yani, toplumsal süreçler geniş bir yelpazede tespit edilir. Son 13 yıl boyunca Venezüella’da Bolivarcı Devrim’in gerçekleştirdiği gerçek başarılarından olabildiğince objektif bir değerlendirme yapmak için, sosyal koruma hizmetleri ve gıda güvenliği, sağlık hizmetleri, gelirler, istihdam, eşitsizlik, eğitimde olduğu gibi yoksulluk ve eğitim gibi yoksulluğun ve sağlığın sosyal belirleyicileri üzerinde mevcut bazı ana bilgileri incelemek temel öneme sahiptir.
Sağlık alanında eşitliğin sosyal belirleyicileri üzerine göstergeler ile ilgili olarak, yoksulluğu yüzde 44 ve eşitsizliği yüzde 54 oranında düşüren Venezüella, bugün bölgenin en düşük eşitsizlik düzeyine (Gini Katsayısı** ölçümlerine göre) sahip ülkesidir. Mevcut hükümetten önce sadece 387 bin kişi emeklilik aylığı alırken, Chavez döneminin başlangıcından bugüne kadar olan dönemde, nüfusun [söz konusu katmanının] yüzde 66’sı yani 2.1 milyon kişi, yaşlı veya yaşlılık aylığı alıyor.
Eğitim, sağlığı ve yoksulluğu belirleyen önemli bir faktördür ve Bolivarcı hükümet bunlara GSYİH’nin yüzde 6’sından daha fazlasını tahsis ederek özel bir önem atfetmektedir. UNESCO, bölgede nüfusunun çoğunluğunun okur-yazar olduğu üçüncü ülke olan Venezüella’nın cehaleti ortadan kaldırdığını kabul etti. Kreşlerden üniversite eğitimine kadar tüm eğitim parasız: Çocukların yüzde 72’si devlet kreşlerine devam ediyor, okul çağındaki çocukların yüzde 85′i okula gidiyor; yeni ya da yenilenmiş binlerce okula sahipler (bunların arasında 10 yeni üniversite var). Ülke üniversite öğrencilerinin oranı açısından, dünyada beşinci, Latin Amerika’da ikinci sırada yer almakta. Hatta her üç Venezüellalıdan biri, herhangi bir eğitim programına kayıtlı [2]. Aynı zamanda, Venezüella’nın insanlarının kendilerini daha mutlu hissettiği dünyanın 5. ülkesiolarak şu anda Finlandiya seviyesine çıkması büyük bir başarı [3].
1998’de ilk Chavez hükümetinden önce nüfusun yüzde 21’i yetersiz besleniyordu; şimdi Venezüella, marketlere ve süpermarketlere sübvansiyonlu gıda veren dağıtım ağı kurdu. 1980 yılında gıdanın yüzde 90’ını ithal ederken bugün bu rakam yüzde 30’dan daha aza düştü. Misyon Agro-Venezüella, 454 bin 238 çiftçiye kredi sağladı ve 2012 yılında da 39 bin çiftçi kredi aldı. Dört milyonu okullardaki çocuklar olmak üzere beş milyon Venezüellalı ücretsiz yiyecek alıyor ve 6 bin yemek salonu 900 bin kişiyi besliyor. Çiftçilere yardım etmek için yapılan toprak reformu ve uygulanan politikalar, yurt içi gıda arzını artırdı. Gıda güvenliği için alınan tüm bu önlemlerin sonucu yetersiz beslenme şu anda sadece yüzde 5 ve 1990 yılında yüzde 7,7’ye yükselen çocuklardaki yetersiz beslenme, bugün yüzde 2,9. Nereden bakılırsa bakılsın, halkın sağlığı için elde edilen toplumsal kazanımlar çok büyük bir önem arz ediyor.
Sağlık ve kamu sağlığı ile ilgili en önemli verilerin bazıları şöyle [4], [5], [6]:
*Bebek ölümleri bin kişide 25 iken (1990’da), bin kişide 13’e (2010’da) düşürüldü;
*Nüfusun yüzde 96’sı gibi etkileyici bir kesimi, şimdi temiz suya sahip (devrimin hedeflerinden biri).
* 1998 yılında 10 bin kişiye 18 hekim düşerken bugün 10 bin kişiye 58 hekim düşüyor ve kamu sağlık sistemi 95 bin doktora sahip.
* Önceki hükümetler 40 yıl boyunca 5 bin 81 klinik inşa ederken Bolivarcı Hükümet Sadece 13 yıl içinde 13 bin 721 klinik inşa etti (yüzde 169,6’lık bir artış).
* Barrio Adentro (yani, 8 bin 300 Kübalı doktordan yardım alınan temel bakım programı) 7.000 kliniği ile 500 milyon kez muayene yaptı ve yaklaşık 1,4 milyon hayat kurtardı.
* Yalnızca 2011 yılında, şizofreni de dâhil olmak üzere kanser, hepatit, osteoporoz gibi 139 hastalığı tedavi etmek için 67 bin Venezüellalı yüksek maliyetli ücretsiz ilaç aldı; şu anda 34 tane bağımlılık tedavi merkezi var.
* 6 yıl boyunca 19 bin 840 evsiz insana özel bir program aracılığıyla hizmet verildi ve sokaklarda yaşayan hemen hemen hiçbir çocuk yok.
* Venezüella şimdi bölgenin en büyük yoğun bakım ünitesine sahip.
* Yüzde 34-40 arasında tasarruf sağlayan ve kamu eczaneleri ağını oluşturan 127 eczanede sübvanse edilen ilaçlar satılmakta.
* 51.000 kişiye Küba’da özel göz tedavisi yapıldı (masraflar devlet tarafından karşılandı; ç-n) ve“Misión Milagro” (Görevimiz Mucize) adlı göz sağlığı programı çerçevesinde, 1,5 milyon Venezüellalıya görme kusurları ile ilgili tedavi yapıldı.
2011 yılında, ağır tropikal yağmurların 100 bin kişiyi evsiz bıraktığı durum, hükümetin halkın gerçek ihtiyaçlarını en iyi şekilde nasıl karşılamaya çalıştığına bir örnektir. Mağdur halk geçici olarak tüm kamu binalarında ve otellerde hemen koruma altına alındı ve Hükümet yalnızca bir buçuk içinde 250 bin konut inşa etti.Hükümet tabii ki tüm toplumsal kötülüklerin kökünü kazıyamaz ama insanlar eksikliklerine ve hatalarına rağmen hükümetin kendilerinin yanında olduğunu ve ihtiyaçlarını karşılamak için kaynakları kullanmaya çalıştığının farkında. Ayrıca bu projenin bir parçası olarak halk, insanların talep ettikleri değişikliklerin gerçek kahramanları olmalarına izin veren, sosyal ihtiyaçları ve yerel sorunları belirleyen 30 bin komünal konseyikapsayan Venezüella demokrasisine yoğun siyasi katılımda bulunmakta [7].
Venezüella ekonomisi düşük borç, petrol rezervleri ve çok yüksek tasarrufa sahip; bununla birlikte, Chavez karşıtı Batılı ekonomistler Venezüella ekonomisinin “sürdürülebilir” olmadığını bıktıracak derecede tekrarlıyorlar ve petrol gelirleri bittiğinde onun öleceğini (siyasi olarak) öngörüyorlar. Kanada ve Suudi Arabistan gibi petrol ekonomileri için bu korkunç tahminlerde bulunmamaları ilginç. Elbette bu, onların kendi ideolojik çıkarları nedeniyle oluyor, Venezüellapetrol rezervlerinin dünyanın en büyüğü olduğu konusunda cahiller ve petrol gelirlerinin sosyal yatırımlara aktarılmasını, ya bir kayıp ya da beyhude bir çaba olarak düşünüyorlar. (Petrol fiyatlarının yükselişine bağlı olarak, işletme maliyeti yüksek rezervler de fiyatlar belli bir eşiğin üzerindeyken hesaplamalara dahil edilmektedir. Bu da en yüksek petrol rezervine sahip ülke sıralamasında oynamalara neden olmakta, birincilik sırası kimi zaman Venezüella’ya kimi zaman Suudi Arabistan’a verilmektedir; ç-n)  Bolivarcı Venezüella Hükümeti son 13 yıl boyunca, önceki hükümetlerin 40 yıldır unutmuş olduğu tarımsal ve endüstriyel altyapıyı inşa etti ve ekonomisi hala küresel mali kriz öncesindeki gibi güçlü. Ekonominin giderek çeşitlendirilmesinin bir göstergesi de, Devletin artık neredeyse petrol satışından elde ettiği gelir kadar vergi tahsilâtından da kazanç elde ediyor olmasıdır; bu onun vergi toplama ve zenginliği yeniden paylaştırma kapasitesini güçlendiriyor. Devlet, sadece on yıl içinde, vergilerden 251 milyar 694 milyon dolar elde etti, yani yıllık petrol gelirinden daha fazla. Son on yılın ekonomisinin kilometre taşları arasına, işsizliğin yüzde 11,3’den yüzde 7,7’e düşürülmesi dâhil, kamu borcunun GSMH’nin yüzde 20,7’sinden yüzde 14,3’üne düşürülme gerçeği ve içeride yerel ekonomileri güçlendiren kooperatiflerin geliştirilmesi sığdırıldı. Daha genel olarak, Venezüella ekonomisi on yılda yüzde 47,4 büyüdü, yani yılda yüzde 4,3’lük bir büyüme sağladı [8]. Bu gibi rakamlara gıpta ile bakacak birçok Avrupa ülkesi var. Yıllardır ayrıntılı bir şekilde Venezüella ekonomisini inceleyen bazı ekonomistler şunlara dikkat çekti: “Ekonomik çöküş, ödemeler dengesi veya borç krizi tahminleri ve diğer kasvetli öngörüler, yapılan diğer ekonomik tahminlerin birçoğu gibi yanlış oldukları kanıtlandı… Venezüella’daki mevcut ekonomik büyüme, şimdiki oranda hatta uzun yıllar boyunca daha yüksek oranlarda devam edebilir ve sürdürülebilirdir” [9].
Global Finance ve CIA World Factbook gibi kaynaklara göre, Venezüella ekonomisi aşağıdaki göstergeleri ortaya koyuyor[10]: işsizlik oranı yüzde 8, Hükümetin kamu borcu GSYİH’nin yüzde 45,5’i (Avrupa Birliği’nde yüzde 82,5 iken) ve reel GSYİH’de (GSYİH’de kişi başına düşen gelir: 13.070 $) büyüme var. Venezüella ekonomisi, 2012 yılının ilk yarısında yüzde 5,6’lık, 2011 yılında yüzde 4,2’lik büyüme ile çoğu tahminleri boşa çıkardı. GSYİH borç oranı Birleşik Krallık ve ABD’nin açık bir şekilde altında ve Avrupa ülkelerininkine göre de daha güçlü; enflasyon oranı, uzun yıllar boyunca yaygın bir sorundu, bu son dört yıl içinde en az yüzde 13,7 olarak 2012 yılının son çeyreğinde düştü.
Sadece kendi ülkesinde değil, küresel düzenin yeniden şekillendirdiği ilerici hükümetlerin seçildiği Latin Amerika’nın bütününde radikal bir değişime liderlik etmesiyle tanınan Hugo Chavez’in zaferlerinin dünya çapında bir etkisi oldu. Müttefikleri ve ABD’nin ajanslarının, iletişim araçlarına ve muhalefet partilerine sundukları muazzam stratejik ve finansal destek dikkate alındığında O’nun zaferi daha da anlamlı. Washington sadece bu seçim yılında 40-50 milyon dolar arasında para dağıttığı Venezüella muhalefetine, 2002 yılından beri 100 milyon dolar akıtmış [11]. Ancak, Venezüella halkı, yüzde 95’i özel sektörün mülkiyetinde bulunan ve açıkça Chavez karşıtı olan iletişim araçlarının, Başkana karşı yürüttüğü tasmasından boşanmış propaganda tufanını göz ardı etti [12].
Bölgedeki ilerici değişim dalgası, Bankosur, CELAC, ALBA, Petrosur, Petrocaribe, UNASUR, MERCOSUR ve Telesur gibi siyasi ve ekonomik entegrasyonu sağlayacak örgütler aracılığıyla ilk kez gerçekten bağımsız bir Latin Amerika’yı yaratmak için altyapıyı inşa etmeye başladı [13]. Bu kurumlar, XXI. yüzyılda küresel tipte ekonomik ve sosyal alternatiflerinin bulunduğunu, dünyanın geri kalanına göstermekte. Avrupa ile keskin bir karşıtlık içinde olan ve genel küresel kapitalizmden farklı bir kalkınma modeli izleyen Latin Amerika’da borç seviyeleri düşük ve düşmeye devam ediyor. Venezüella’da yaşanan değişiklikler çok soyut ya da maddi olmayan varlıklar değil. Başkan Chavez’in hükümeti, siyasal katılımı elde etmek için gerçekleştirdiği dinamik sürece kattığı Venezüellalıların gerçek yaşam koşullarını önemli ölçüde iyileştirdi [14]. Sosyalist gelişmenin bu yeni modelinin, şimdi bölgede çoğunlukta olan merkez-solun ilerici hükümetler dâhil olmak üzere bütün Latin Amerika ve son zamanlarda Kolombiya üzerinde önemli bir etkisi oldu; Venezüella’ya bölgeye daha fazla demokrasi ve millî egemenlik ve de sosyal ve ekonomik ilerlemeyi getiren bir katalizör gibi bakılıyor [15]. Ne kadar büyük çaplı olursa olsun, hiçbir neoliberal söylem, tüm bu gerçekleri inkâr edemez. Düzinelerce uzman Bolivarcı Devrim’in, sosyalist, isterlerse devrimci ya da reformist (aynı anda iki şey olması muhtemeldir) olup olmadığını tarihin sonuna kadar inatla tartışabilirler. Ama sonuçta, belirtilen bunca önemli başarı inkâr edilemez. Bu, Venezüella’nın içerisini olduğu kadar dışarısını ve özellikle yenisömürge devletlerini çileden çıkaran bir şey. “Objektif” ve “ampirik” haftalık The Economist dergisi bu bilgileri yayımlamaz, elbette yine Venezüella ekonomisinin çöküşünü önceden tahmin etmeyi tercih eder. Öte yandan, İspanya’da, El País gazetesi, Chavez’e karşı saplantılı bir şekilde ve durmaksızın yazmayı sürdüren, eski hükümetin Maliye Bakanı ve Caracazo’nun (Karakas’ta, 1989 yılında getirilen tasarruf tedbirlerini protesto eden 3 bin kişinin katliamı) tasarımcılarından biri olan Moisés Naim’i tercih ediyor. Ancak, bunların hiçbiri, BM İnsani Gelişme Endeksi’nin, Venezüella’yı sadece bir on yıl içinde 7 basamak yükselterek 176 ülke arasında 61. sıraya yerleştirmiş olmasından şüphe edemez. Ve bu Chavez’in Bolivarcı devrimi sebebiyle Venezüella’nın sosyalist liderinin hayatta kalması için başka bir nedendir